Yine geçen gün bir arkadaşımız Instagram üzerinden ulaşıp şu kot pantolon mevzusunu nasıl çözeriz diye sordu. Dedim adam haklı beyler. Kumaş pantolondan daha çok kullanılan bir parça sonuçta kot pantolonlar. Bu kadar yaygın olduğu için ve rahatlığı temsil ettiği için çok fazla üstüne kafa yorulmuyor. Gidip alıyorsun bir tane “hah tamam oldu” deyip çıkıyorsun işin içinden. Ama eğer düzgün giyinmeye niyet ettiysen kot pantolonla başlayacak her şey aslında. Kot pantolon seçerken de dikkat etmen gereken belirli unsurlar var. Onları bir sıralayalım.
Unutmayın; bütün kotlar eşittir ancak bazı kotlar diğerlerinden daha eşittir.
Kot Pantolon Modelleri
Asıl mevzu burada başlıyor. O kadar çok çeşitli model ve kesim var ki piyasada gerçekten vakit harcayıp kendine en uygun modeli bulmak durumundasın. “Aman yahu o da kot bu da kot” diye geçiştirdiğin her an tarzından ödün verdiğin anlara bir yenisini ekliyor. Dolayısıyla alışkın olduğun kot pantolon modelini bir kenara bırakıp bir sonraki alışverişinde yeni modelleri denemeyi düşün derim. Aşağıda sana Levi’s markasının sitesinde sunduğu kesimleri listeliyorum. Bizim markalarda biraz daha karışık işler o yüzden Levi’s’ın basit ve temel listelemesini kullanacağım.
- Skinny: Her markada karşına çıkar skinny jeans. İster seni kangren yapacak kadar sıkı olsun ister biraz daha alan tanısın illa bir skinny modeli var birçok markanın. En dar kot modelleri bunlar. Belden paçalara indikçe iyice daralıyorlar.
- Slim: Daha insani ölçülerde bir kesim bu mesela Skinny’lere göre. Fazla kumaşlardan arındırılmış bir seçenek. Daha düz kesim baldır kısmı ve daralan ama bileklerine pranga gibi yapışmayan paçaları olan bir kesim.
- Straight (Düz Kesim): Adı üstünde, dümdüz kesmişler kumaşı. Orası şöyle burası böyle yok. Belinden paçaya kadar aynı genişlikte iniyor. Bir de Bootcut (Bot kesimi diyeyim – Boru paça vardı bir de o neydi?) var buna çok benzer. Sadece onlar dizden sonra biraz daha açılıyor ve paçaların yüksekliği kalın tabanlı botlara (aslında kovboy çizmesine de yaygın olan o değil) uygun yapılıyor.
- Relaxed (Bol Kesim): Bu artık iyice bol pantolonların başlangıç noktası. Bel ve baldır kısmı oldukça geniş bir pantolon kesimi. Bunun sonrasında artık bol pantolonlar başlıyor ki eğer underground rap dünyasına girmek gibi bir niyetin yoksa hiç oralara bakma. (Evet senelerce ben giydim o kotları. Pişman mıyım? DEĞİLİM! – ama yine de sen yapma -)
Bunlar temel modeller olarak birçok markada karşına çıkar. Ama tabi iş orada bitmiyor. Atıyorum adam diyor ki straight cut bu ama paçaları daraltılmış. Haydi bakalım diyorsun o zaman deniyorsun. Mecbur. Dolayısıyla yeni kotunu alırken aklında en azından bir kesimle gidersen ihtiyaçlarına uygun vakit kazanırsın. Ufak detayları o anda halledebilirsin.

Renkler, Eskitmeler, İhtiyaçlar, Neler Neler
Buldun kendine bir model, dedin ki buna yürürüm. Sonra mağazaya girdiğin anda onlarca renk, eskitme, yıkama, model çıktı karşına. Hafakanlar bastı tabi seni o anda. Kaçasın var ama alman da lazım derken saçma salak bir karar verip hızlıca bir modeli alıp çıktın. Yine mutsuzluk. O yüzden bu noktaya gelirken önceden ihtiyaçlarını da düşün. Malum alışveriş yaparken kafayı sıyırmamak için belli taktiklerimiz var. Şimdi bu noktada ihtiyacını belirlemiş olman lazım. Neden bir kot pantolon almak istiyorsun? Nerede giyeceksin? Nasıl bir imaj çizmek istiyorsun? Bu sorulara cevabının olması lazım. Eğer iş hayatımda kullanmak istiyorum diyorsan gidip de yırtık kot almanın sana bir faydası yok. Eğer takım gömleklerimle giymek istiyorum diyorsan gidip bol kotlar almanın da anlamı yok. Dolayısıyla kararını önceden verip ihtiyacına en uygun kotu alman gerekiyor. Tavsiyem bir tane dolabında koyu yıkamalı, slim fit bir kotun olsun. Hem ceketle giyersin, hem tişörtle. Kafanı çok rahat ettirir. Kullanıyorum ondan biliyorum.
Parçaların ciddiyetinin nasıl değiştiğini şimdiye kadar farklı yazılarda anlattım. Ama bir kez de burada üstünden geçelim. Yırtık, fazla hareketli, çok açık renkli, bol eskitmeli, taşlı-pullu-payetli gibi kotların ciddiyetle uzaktan yakından alakası yoktur. Evet seveni çok bu tarz bu kıyafetlerin ama tercih etmemeyi tercih etmeye başlamak lazım bir saatten sonra. Tabi illa giyeceğim diyorsan da kimse kafana silah dayamıyor o ayrı. Ama kıyafet bir algı meselesidir. İnsanlarla konuşmadan daha kıyafetinle yargılanırsın. Dikkat etmekte fayda var.

Üstüne Oturması Önemli
Her şeyi tamamladıktan sonra sıra deneme safhasında. Burada dikkat etmen en önemli unsur belinin ve kalçanın oturması. Seni sarmadığını hissediyorsan, belinden düşüyorsa, diz çöktüğün zaman belinde bir boşluk oluşuyorsa, yanlış bir ürün deniyorsundur. Bir küçüğünü dene. Eğer giderken bel ve bacak ölçülerini biliyorsan işin çok daha rahat olur. Tık tık belirli ürünlere bakarsın. En fazla markadan markaya kalıp farkından dolayı uyma uymama durumu olur; onları da bir küçük bir büyük deneyerek çözersin. Vaktini harcama onlara. Paça konusunda da sıkıntı yapma. Paça boyu ayarlanabilir bir şey. Çoğu mağaza zaten ya ücretsiz hizmet sunuyor ya da ufak bir meblağ karşılığında yaptırabiliyorsun bir terziye.
Ayrıca kot pantolonlar kendilerini salarlar. O yüzden biraz dar hissettirmesinde bir sakınca yok. Ha nefes alamıyorum diyorsan o başka tabi bir boy büyüğünü dene.

Bütün bu aşamalardan sonra elinin altında on numara bir kot pantolon olacaktır. Eğer bunlar benim derdime derman olmadı, şu sorunların da üstünden geçmeni isterim diyorsan kolay bir görevin var. Kağıttan 10000 turna kuşu yapıp denize bırak. Onlar bana gelip, beni sana getirecekler. Yok dersen yorum atabilirsin. Facebook, Twitter ve elbette Instagram’dan ulaşmak istersen de hayır demem.
[mailerlite_form form_id=8]