İç karartan haberler aldıktan sonra güç bela kendini eve attığında, sıcak yaz akşamında günün yorgunluğunu atmak istediğinde, ipin ucu kaçmasın ama gece de boş geçmesin dediğinde o hep oradaydı. Evet, bira, bira hep oradaydı. Kah güldük, kah ağladık onunla. Kimi zaman birbirimize kızdık, kimi zaman coşkuyla kucaklaştık. Ve işte böyle bir hikayedir bira. Şimdi Biram Biram Anadolu programıyla devam ediyoruz sevgili okur.

Şimdi baba, biracılık enteresan iş. Yakın zamana kadar ülkede belli başlı markalar vardı birinin kapağının altında hayat vardı, diğeri de adam gibiydi. Bazıları da pet şişede litrelik geliyordu ki, evlerden ırak. Sonra ne olduysa oldu bir anda ortalığı enteresan bira markaları kapladı. Dünyanın öte ucunda üretiliyorlar, buraya geliyorlar. Kimileri ufak bira fabrikalarında yapılıyor, kimileri bildiğin koca koca markalar. Tabi hal böyle olunca bardaklardaki alışıldık gazlı sarı sıvı bir anda kızıllara, kahverengine, bol köpüklü çok siyahlı içeceklere döndü. Eskiden de vardı birkaç tür elbet ama bugünün çeşitliliğinin olmadığını ikimiz de biliyoruz. İçinden bile olsa şekil yapacağım diye “Yeaa eskiden şunlar da vardı bro sen kaçırmışın” demeyesin diye tekrar hatırlatıyorum.
Bu kadar çeşit gelince haliyle bara gittiğinde önüne bir menü geliyor, Allah Allah! Kimi yerlerin menüleri Savaş ve Barış’tan daha uzun. Nereden baksan bu gelen biraların çoğu ufak şişelerde ve ithalat vs derken de fiyatlar da şişiyor. Dolayısıyla ağzının tadına göre bir şeyler bulmak zorlaşıyor. Bir iki tanım bırakayım da buraya en azından gelecek sefer 45 dakika yerine 30 dakikada siparişini vermeni sağlayayım. (Ben de çok eziyet çekiyorum sipariş verirken hala)
Biralar genel olarak kabaca ikiye ayrılır.
Ale Tipi Bira
Ale (Eyıl diye okunuyor. Buradan da dinlersin.) biralar en uzun süredir yapılan biralardır. 5000 senedir yapılıyor bu arkadaşlar. Nedir olayı dersek şöyle sıralayalım;
- Üst fermentasyon biralarıdır (maya yüzeye çıkıyor)
- Daha yüksek ısılarda fermente ediliyor
- Daha meyveli aromalara sahip bira (Meyveli bira değil yalnız bahsettiğimiz şey. Meyve “notaları” alabiliyorsun. [Ah şu notalar])
- Bu arkadaşları biraz daha sıcak içebiliyoruz (7-14 Derece aralığında değişir)
Ale’ın alt türlerine bakarsak da bu sefer Pale Ale, Indian Pale Ale (I.P.A. diye de görürsün), Stout, Amber Ale, Lambic falan var. Dahası da var tabi bunlar işte birkaç tanesi.

Lager Tipi Bira
Lager (Laga diye okunuyor. Dinle canısı.) biralar Ale biralara göre daha genç, sadece birkaç yüzyıldır buralardalar. Ale biralara meyvemsi tatları veren yapı burada yok. Daha berrak lezzetler var burada. Bakalım nedir olayı;
- Alt fermentasyon biralarıdır (maya dibe çöküyor) (üst fermentasyon olacaktı da altı olmayacak mıydı?)
- Daha düşük ısılarda fermente ediliyor
- Ale’lara göre daha uzun sürede fermentasyon gerçekleşiyor (sanırım ısı kaynaklı bir durum bu da)
- Daha ferahlatıcı bir lezzet sunuyor. Harareti alır
- Daha soğuk servis ediliyor (2-7 Derece)
Lager tipi zaten bizim arka bahçemiz, hepimiz tanıyoruz bu tipi. Alt tiplerine bakınca ilk gördüğümüz Pilsen (pilsner) bize göz kırpıyor, hatırla beni diyor. Diğerlerinin arasında Bock, Dortmunder, Rauchbier, Vienna Lager falan var. Dediğim gibi daha bir ton Lager var bunlar birkaç tanesi.

Bunlar dışında bir de melez biralar var. İsli biralar falan. Orası da başka bir dünya ama ben denk gelmediğim için şimdi atıp tutamayacağım. Sen denk geldiysen söyle gideyim bir tadına bakayım.
Ayrıca bir de craft beer (butik bira) işi var ki hastasıyım. Yukarıda bahsettiğim ufak fabrikalardan, evinin mutfağına kadar uzanan bir geniş bir yelpazede insanlar bira yapıyor. Ne lezzetler, ne lezzetler aman aman. O işe de bir girmek lazım.
Genel olarak durum bu. Daha detay istiyorsan da söyle bakalım. Eklemek istediğin varsa yolla ekleyelim. Ulaşmak istiyorsan adres veriyorum mahalleden adam topla gel —-> Facebook ve Twitter
