Şu hayatta tahammül edemediğim tek bir şey var o da küstah insanlar. İşin daha acı kısmı ise çoğu zaman bu küstahlıklarını o insanlar özgüvenli olduklarını sanıyorlar. Kendine güvenen insanlar olduklarını düşünüyorlar ve aslında yaptıkları küstahlıkları bu kisve altında her tarafa bulaştırıyorlar. Senin çevrende de muhakkak böyle insanlar vardır. Onlara söylemekten imtina edebilirsin bazen ne kadar hadsiz olduklarını. O yüzden ben buraya aradaki farkı bırakıyorum, sen gerekli gördüğün kişilerle paylaşırsın. Kötü polis ben olayım.
Küstahlık Bağırır, Özgüven Sakindir
Bunu çok iyi biliyorsun sen de zaten. O sürekli ortalarda esip gürleyen, “ben şöyle iyiyim, böyle iyiyim, aman yarabbim ne kadar iyiyim” diye gezinen insanlar vardır. O kadar iyi olduklarını iddia ederler ki için kıyılır bir saatten sonra. Onların “ben” ile başlayan ve sonu gelmeyen cümlelerine katlanmak zorunda kalırsın.
Öte yandan kendine güvenen birisinin kendini anlatmak için bir taraflarını yırtmadığını da görürsün. Kendine güveniyordur, eğer bahsedilen konu hakkında yapılması gereken bir şey varsa yapar, çıkar gider işin içinden. “Ya ben var ya şöyle mangal yakarım, böyle aslan gibiyimdir” diyen adamın yanında usul usul uzaklaşıp gider mangalı yakar, küstah babanın da ağzına bir parça et yollar. Sen konuş anam, bizim yapmamız gereken işler var.

Küstahlık Cehaletten, Özgüven Bilgiden Gelir
Özgüveni yüksek olan birisi neyi bilip neyi bilmediğinin farkında olandır. Bildiğini iyi bilir, bilmediğini de sormaktan çekinmez. Hal böyle olunca o insanla konuşmak, aynı ortamda bulunmak adeta cennette bir akşam geçirmek gibi olur. Sen biliyorsan konuyu seni dinler, yok kendisi biliyorsa usanmadan anlatır sana. Yapabileceklerini ve yapamayacaklarını da bilir. Yardım almaktan çekinmek gibi bir derdi yoktur. Kendisinin hiçbir bilgisi yoksa konuyla ilgili, biliyormuş gibi ortalarda gezip süreci yavaşlatmaktansa, bilen birilerine işi teslim etmeyi tercih eder.
Küstah öte yandan yakınına bile yaklaşmaz. Bilmese de biliyorum der. Yapamasa da yapacağını iddia eder. Zehir eder herkese ortamı. Önce kendisi konuşacaktır, önce kendisi anlatacaktır, önce kendisi saldıracaktır. Bilmediği konulardaki en büyük silahı inat yoluyla karşısındakini bezdirmek, gerekirse herkesin tadını kaçırmak ancak yine de sahte de olsa galibiyetle konuşmadan çıkmak olacaktır.

Küstahlık Sevgisizlikten Gelir, Özgüven Kendini Sevmekten
Küstah insan kendi yetersizlikleri ile baş edemeyen ve bunların üstünü örtmek için küstahlığı kullanan insandır. Atıyorum kendisi hiç spor yapmıyordur ve bundan muzdariptir gider spor yapan insanlara istese onlardan daha iyi yapacağını anlatır yetmez onların x’i yanlış yaptıklarını iddia eder. Kendisi kitap kapağı açmamıştır, çevresinde kitap okuyan insanları aşağılamak için türlü yöntemler kovalar. La yetersizsin işte, neyin havasını yapıyorsun bize? Kaldır totoyu sen de yap. Ama yok. Ancak dışarıdan atıp tutacak kadar canı vardır mendeburun.
Özgüveni yüksek olan kişi ise kendinin ne olduğunu bilir ve bununla ilgili bir derdi yoktur. Derdi varsa da bunu değiştirebilme gücüne sahip olduğunu bilir. Değiştirilemeyecek bir şey ise de bu sefer bunu kabullenmenin yollarını arar, bulur, içselleştirir yoluna devam eder. Başka insanların üstüne kendi yetersizliklerini kusarak gezinmez ortada. Aferin özgüvenli kardeşim.

Küstah Diğerlerini Ezer, Özgüveni Yüksek Olan Diğerleini Yüceltir
Küstah insan kendi değerini ancak başkalarını yerin dibine sokarak kanıtlayabileceğine inanır zira. Aslında kendisinde o kadar bir nane yoktur ki başkalarını aşağılarsa kendisinin yukarıda görüneceğine inanır. “Ya o da bir şey mi” ile başlayan hikayeleri anlatan arkadaşını düşün ve ağzının ortasına vur. Her şeyin en’i odur ve ondan başka kimse de bahsedilmeye değer değildir. Sen asla onun kadar iyi x yapamazsın, ötekisi zaten y yapıyor ama onun yaptığına da y denirse tabi, en çok ama küstah kardeşin yapıyor. Sen ömrünü verirsin bir alana, küstah gelir iki saniye göz ucuyla bakıp seni eleştirir. Çocuğum git az ötede oyna almayayım ayağımın altına seni şimdi.
Özgüveni yüksek olan insan çevresindekileri de yüceltmeyi tercih eder. Kendisinde olmayan meziyetleri bir başkasında gördüğünde bunları söylemekten ve övmekten çekinmez. İncileri dökülmeyecektir zira. Hele ki kendi yaptığı bir şeye yeni başlayan birisi olduğunu görürse ona yardım etmek için elinden geleni yapar. Neden yapmasın ki zaten? Başkalarının onun bilgisinden faydalanması, başkalarına yardım edebilmek dünyanın en büyük keyfidir, o bunu bilir. Küstah garabetin “sen yapamazsın yeaaa ben buna ne kadar zaman harcadım senin haberin var mı” cümlelerine karşılık insanlara uzattığı yardım eli adeta bir tokat gibi patlar kendini bilmezlerin suratlarında.

Müsabaka Anı
Özgüveni yerinde birisiyle küstah birisi karşılaştıkları zaman olay çok eğlenceli bir boyuta taşınıyor. Garibim küstah bilmediği konularda bağıra bağıra atıp tutarken karşısındaki net bilgilerle, verilerle, hareketlerle gelip yerle yeksan ediyor karşısındaki kendini bilmezi. Zihninizi korkak alıştırmayın bu insanlara karşı. Cehaleti nimet sayan, kendisi ve çevresi için zerre faydası olmayan, insanları ezmeye çalışmaktan gayrı edecek iki çift lafı bulunmayan küstah ve kendini bilmez insanları sosyal ortamda yakaladığınız zaman bırakmayın. İş hayatında karşınıza çıktığı zaman zaten şimdiye kadar yaptığınız gibi zekanızı kullanıp üç gün sonra ancak anlayabilecekleri lafları sıralayıp zihinlerine mayınları döşeyin.

Gerçekten deli ediyorlar beni. Geçtiğimiz günlerde bir tanesiyle aynı ortamı paylaşmak durumunda kalıp ortamda soğuk yellerin esmesine sebep oldum. Sonra bir de kırılıyorlar ya o kadar küstahlık yapıp cevabını aldıklarında. O da üzüyor beni arkadaş. Olan oldu. Senin eklemek istediğin bir şey varsa HADDİNİ BİL ÖNCE, O ELİ BİR İNDİR ÖNCE! Sonrasında aşağıya yorum atabilir, Facebook, Twitter ve Instagram üzerinden yazabilirsin.
[mailerlite_form form_id=8]